Diyetisyen

Diyetisyen, işlem süreci, uygulama fiyatları, operasyon öncesi ve sonrası ile iyileşme süreci konularında daha fazla bilgiye ulaşın

Diyetin Önemi

Dünya her geçen yıl daha da şişmanlıyor. Günümüzde yetişkin obez birey sayısı, 40 yıl önceki sayının 3 katı kadar artmış durumda. Durum bu şekilde devam ederse 2025 yılında dünyadaki her beş kişiden birinin obez olacağı düşünülüyor. 2017 yılında yapılan geniş kapsamlı bir araştırmada dünyadaki toplam obez kadın sayısının, obez erkek sayısından 2 kat daha fazla olduğunu belirlenmiştir. Türkiye’deki duruma bakıldığında ise kadınlarda obezite görülme sıklığı daha da fazla. Ülkemizdeki kadınların yaklaşık yüzde 45’i maalesef obez. Obezitenin artması ile birlikte gelecekte bizi çok ağır bir tablo beklediğini açık bir şekilde söyleyebiliriz. Özellikle aşırı kilolu ve obez çocukların sayısındaki artış, küçük yaşta birçok hastalık riskini de beraberinde getiriyor. Genellikle erişkin dönemde görülen Tip 2 diyabet, kardiyovasküler hastalıklar, solunum sistemi hastalıkları, hipertansiyon, safra kesesi, koroner arter, dislipidemi hastalığı, osteoartrit, inme, endometrium, göğüs, prostat ve kolon kanserleri, alkolik olmayan karaciğer yağlanması, uyku apnesi ve solunum bozuklukları, mortalite riskinde artış gibi birçok sağlık sorununa şişman çocuklar ve ergenler daha şimdiden sahip oluyor. Bu nedenle beslenme, anne karnından itibaren başlayarak büyük önem taşımaktadır. Obezite ve sağlıklı beslenme, çağımızın en büyük sorunlarından biri haline gelen ciddi bir sağlık sorunudur ve önlemek kişilerin elindedir. Televizyon kanallarında ya da yeni medya ortamlarında çok sayıda bilgiler bulunsa da doğal alternatif tıp yöntemleri obezite ile mücadelede daha etkili olur. Doğal beslenme üzerine olan çalışmalar, doğal dahi olsa uzman kontrolü olmadan, gerekli tahliller ve prosedürler uygulanmadan gerçekleştirildiğinde çeşitli alerjik reaksiyonlara sebebiyet verebilir. Aynı zamanda spor salonlarında oluşturulan listelerin birçoğu sağlık durumunuzu etkilemeyecek dahi olsa, kısa sureli çözümler sunduklarından yanlış yönlendirilmenize sebebiyet verecek, size geçici bir sürece sevk edecektedir. Obezite ya da fast-food tüketiminin çok güncel bir konu olması sebebiyle, internet ortamında ya da tanıdıklarınızdan edinebileceğiniz bazı aktüel reçeteler muhtemelen sizin fizyolojinize uygun olmayacağından, bu tarz listeleri ve bilgi kirliliğini sonlandırmanız adına alternatif çözümleri değerlendirmelisiniz.

Vücut Kitle Endeksinizi Öğrenin ve İşe Koyulun

Çağımızın en büyük sorunu olan obezite; kısaca besinlerle alınan enerjinin, harcanan enerjiden fazla olması ile vücutta fazla yağ birikmesi sonucu ortaya çıkar. Obeziteyi, Dünya Sağlık Örgütü’nün obezite sınıflandırması olan Beden Kitle İndeksi (BKİ)’ni kullanarak belirleyebiliriz. Vücut ağırlığınızı (kg), boy uzunluğunuzun (m cinsinden) karesine (kg/m2) böldüğünüzde Beden Kitle İndeksinizin kaç olduğunu bulabilirsiniz.

  • BKİ’si 30 ve 30’un üzerinde olan bireyler obez,
  • 40 ve 40’ın üzerinde olanlar ise morbid obez olarak adlandırılır.

Ayrıca BKİ dışında bel çevrenizdeki yağlanma değeriniz de obezitenin derecesi açısından önemlidir. Bel çevresindeki yağlanmanın beraberinde birçok sağlık problemini de getireceği unutulmamalıdır.

Uzman Diyetisyen Eşliğinde Sağlıklı Beslenme

Günümüzde giderek artan teknolojik gelişmeler sonucu hareketsiz yaşam, besinlere hızlı ulaşımla birlikte düşük maliyette yağ ve şeker içeriği yüksek gıdalara erişimdeki kolaylık ile gelişen yanlış beslenme alışkanlıkları obezite riskini arttırmaktadır. Düşük fiziksel aktivite ve yanlış beslenme alışkanlıkları dışında genetik faktörler, kısa sürede zayıflamak uğruna yapılan şok diyetler, yaşın ilerlemesi ile yavaşlayan metabolizma, bazı psikolojik faktörler ve metabolizma bozuklukları da obeziteye neden olan önemli etkenler arasında yer alır.

Hamilelik ve Doğum Sonrası Beslenme Eğitimi Almak Çok Önemli

Yanlış beslenme alışkanlığı ile gelişen obeziteyi önleyebilmek için hamilelik döneminden itibaren anne adaylarının kendileri ve doğacak bebekleri için gereken doğru beslenmenin nasıl olacağını bilmeleri gerekir. Bebeklik döneminde ilk 6 ay mutlaka anne sütüyle beslenilmeli, 6. aydan sonra ek gıdaya geçişte bebeğin ihtiyacı olan besinler doğru bir şekilde verilmelidir. Okul çağında ise sağlıklı ve dengeli beslenmenin dışında fiziksel aktivitenin arttırılmasında ailenin ve okulların rolü büyüktür. Çocuğun ve ergenin yeme alışkanlıklarının doğru bir biçimde şekillenmesinde anne, baba doğru bir rol model olmalıdır. Toplumun geleceği için, şişmanlığın küçük yaşlardan itibaren sağlıklı beslenme alışkanlığının geliştirilmesi ve hareketli bir hayatın benimsenmesi ile önlenebileceği unutulmamalıdır.

Kilo Vermek İçin Disiplin ve Gerçekçi Hedefler Koyun

Obez bireylerin ideal kilosuna ulaşmasında bireye özel diyet programı hazırlanmalı ve süreçte motivasyonun sağlanması açısından gerçekçi hedefler konulmalıdır. Kişinin kan değerleri, yaşı, boyu, cinsiyeti, fiziksel aktivitesi, vücut kompozisyonu gibi tüm değerlerine bakıldıktan sonra bireye özel hazırlanan diyet programının uygulanması ile sağlıklı beslenme alışkanlığının kazandırılması hedeflenir. Uygulanan bu diyet programı ile istenilen sürede sağlıklı bir şekilde hedefe ulaşıldıktan sonra koruma programı ile hayatı boyunca ideal kilosunu koruması sağlanır. Hayal ettiğiniz kiloya ulaşmanın en sağlıklı yöntemi uzman diyetisyenlerin görüşleri doğrultusunda spor yapmak ve düzenli beslenmektir. Bu sebeple, etrafınızdan alacağınız bilgiler doğrultusunda değil, sizin sağlığınıza öncelik gösteren yöntemleri tercih etmek en akılcı çözüm olacaktır. Böylece geçici çözümler ve kısa sürede çok fazla kilo kaybı yaşatan ve hayatınızı riske atacak girişimlerden kaçınmış olacak, sağlıklı beslenme konusunda uzman diyetisyenlerin görüşleri sayesinde bilgileneceksiniz. Kurumların, diyetisyen klinikleri altında hizmet vermeleri aynı zamanda yasal yaptırımlara tabii bulunduğundan tamamen güvenli bir şekilde kilo almak veya vermek konularında sizlere doğru yöntemi, yine sizin yaş, boy, kilo, cinsiyet gibi özelliklerinizi göz önünde bulundurarak sağlayacaktır.


Tedavi Özeti

  • Operasyon Sayısı
    14-20 Seans
  • Operasyon Süresi
    20 dk.
  • Anestezi
    Yok
  • Hassasiyet Süreci
    Yok
  • İşe Dönme Süresi
    Hemen
  • Tam İyileşme Süresi
    Kontrol Edilmelidir
  • Sonuçların Kalıcılığı
    Kontrol Gereklidir
  • Hastanede Kalma Süresi
    Yok

Dikkat: *Sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.


Ön Muayene Randevusu İçin Form Doldurun